Defacto için başarı lojistik süreçlerden geçiyor

 

 

 


100 ülkede 500’e yakın mağazası ve online pazar yerleri ile global bir Türk markası olma yolculuğunu sürdüren DeFacto, yılda yaklaşık 188 milyon adet ürün dağıtımı gerçekleştiriyor. Yakaladıkları büyümeyi dinamik ve yenilikçi bir yapıya kavuşturdukları lojistik süreçlerle desteklediklerini vurgulayan DeFacto Tedarik Zinciri Genel Müdür Yardımcısı Erkan Yorulmaz, otomatik depo yatırımlarıyla elleçleme süreçlerinde maksimum verimlilik düzeyine ulaşırken, alternatifli teslimat seçenekleri, “Direct Shipment”, “Local Sourcing” gibi modellerle sevkiyatta maliyet ve hız avantajı kazandıklarını söyledi. DeFacto’nun markalaşma yolculuğunu anlatır mısınız?
2004 yılında Türk modasına taze bir bakış açısı getirmek, kaliteli ve özgün tasarımlarımızı dünyanın dört bir yanındaki tüketicilerle buluşturmak için yola çıktık. Dünyada 100 den fazla ülkede, 300’ü Türkiye’de olmak üzere 500 den fazla mağaza ve yaklaşık 13 bin çalışan ile faaliyet gösteriyoruz.
Kurulduğumuz günden bu yana yurt dışında büyüme stratejimizi öncelikli olarak MENA, CIS, Balkanlar üzerinde kurguladık. Her yaştan tüketicinin ihtiyacına yönelik, DeFacto BABY, DeFacto KIDS, DeFacto FIT, DeFacto COOL, DeFacto LIFE, DeFacto MODEST, DeFacto PLUS, DeFacto STUDIO markalarımızı müşterilerimizle buluşturduk. ‘Ulaşılabilir Moda’ kavramının kurucusu olarak kaliteli ürünlerimizi ulaşılabilir fiyatlarla her kesimden tüketiciye ulaştırıyoruz.
Perakendeciliğin dinamiklerini değiştiren e-ticareti de stratejik önceliklerimiz arasına alıyoruz ve bu doğrultuda defacto.com.tr e-ticaret sitemizi geliştirdik ve bu kanala ağırlık verdik. Türkiye dışında hizmet verdiğimiz ülkelerde de e-ticaret sitesi üzerinden satışlarımızı sürdürmeye, tüm iletişim ve satış kanallarının entegre bir şekilde yürütüldüğü omnichannel uygulamalarını genişletmeye ve global sitelerle de satış ağımızı büyütmeye devam ediyoruz.

DİNAMİK VE YENİLİKÇİ BİR YAPI KURUYORUZ
‘Ulaşılabilir Moda” vizyonu ile globalleşme hedefleri doğrultusunda stratejik adımlar atmaya devam eden DeFacto, bu hedef doğrultusunda tedarik zinciri ve lojistik süreçlerini nasıl şekillendiriyor?
DeFacto olarak, globalleşme hedeflerimize ulaşmak için tedarik zinciri ve lojistik süreçlerimizi dinamik ve yenilikçi bir şekilde yönetiyor, "Ulaşılabilir Moda" vizyonumuzu her geçen gün daha geniş kitlelere ulaştırıyoruz. Globalleşme hedeflerimiz doğrultusunda müşterilerimize hızlı ve verimli hizmet sunabilmek için tedarik zinciri ağımızı optimize ediyoruz. Stratejik tedarikçi ortaklıkları kurarak, üretim ve dağıtım süreçlerimizi daha etkin hale getiriyoruz. Tedarik zincirimizdeki her aşamayı dijitalleştirerek, otomasyon sistemlerini entegre ederek, operasyonel verimliliğimizi artırıyoruz. Türkiye deki ve yurt dışındaki depolarımızı stratejik noktalara konumlandırarak, ürünlerimizin hızlı ve güvenli bir şekilde mağazalarımıza ve müşterilerimize ulaşmasını sağlıyoruz. Ayrıca, depolarımızda en son teknolojiye sahip yönetim sistemlerini kullanarak, stok takibini ve sipariş hazırlama süreçlerini optimize ediyoruz. E-ticaret platformlarımız üzerinden hızlı teslimat seçenekleri sunarak, müşterilerimizin alışveriş deneyimini daha da kolaylaştırıyoruz.
Müşterilerimize kesintisiz bir alışveriş deneyimi sunmak için fiziksel mağazalar, online platformlar ve mobil uygulamalarla ürüne erişimlerini kolaylaştırıyoruz. Web sitemizde algoritmalar kullanarak kişiselleştirilmiş öneriler ve mağaza/online ayrımı olmadan farklı alışveriş yöntemleri sunabiliyoruz. Örneğin Pay at Store yöntemiyle müşterilerin mağazada bulamadıkları beden ya da ürünü mağazadaki mobil cihazdan sipariş vererek eve teslimini ücretsiz talep edebiliyor. Click & Collect yöntemi ile müşterilerimiz mağazaya gitmeden seçtikleri ürünleri talep edilen lokasyondaki mağazalarımızdan kargo ücreti ödemeden teslim alabiliyorlar.

GÜNLÜK SİPARİŞ KAPASİTESİNİ 2’YE KATLAYACAK
Dağıtım ve depolama süreçlerini iyileştirmek için ne tür adımlar attınız? Gündeminizde neler var?
Öncelikle 2014 ve 2017 yıllarında Türkiye’de bir ilk olan otomatik depo yatırımlarımızla B2B ve B2C operasyonlarımızı maksimum verimlilik ile yapmaya başladık. 2021 yılında e-ticaret hacmindeki artışa bağlı olarak 50.000 m2’lik e-ticaret depomuzu İstanbul Arnavutköy’de faaliyete geçirdik. Bu depodaki otomasyon seviyesini günden güne artırıyoruz. Mevcuttaki 60 bin günlük sipariş kapasitemizi, yapmakta olduğumuz sorter yatırımı ile Eylül 2024 sonu itibari ile 120 bine çıkarmayı hedefliyoruz.
İstanbul’daki e-ticaret depomuzda kendi Ar-Ge merkezimiz ile yaptığımız otomatik kargo sorter yatırımı ile paketlenen siparişleri daha hızlı ve doğru şekilde kargo firmalarına teslim edebiliyoruz. E-ticaret otomatik kargo sorter ile saatte 5 bin sipariş performansına ulaşmış durumdayız.
Kargo ve dağıtım operasyonlarında, sistemsel altyapı geliştirmeleri ile müşterilerimize; “Aynı Gün Teslimat”, “Pick up point”, “Evden iade alım” vb. alternatif modeller sunuyoruz. Performanslarına ve altyapılarına göre bu alanda bulunan tedarikçilerimize, ilgili bölge şehir ya da alan atamaları yaparak müşteriye en hızlı ve memnun kalacakları yöntemi sunuyoruz.
Transfer depomuzda yine kendi Ar-Ge ekibimiz ile hayata geçirmiş olduğumuz ürün alım koli sorter yatırımımız bulunuyor. Bu sorter ile gelen ürünlerin en kısa sürede alımını tamamlıyoruz.
E-ticaret ve transfer depoların yanında lotlu ürün sevkiyatını gerçekleştirdiğimiz Türkiye’deki lojistik merkezlerinde yurt içi tedarikçilerden gelecek ürünler için web platformu üzerinden hayata geçirdiğimiz tedarikçi randevu sistemimiz kullanıyoruz. Tedarikçiler ürünleri getirecekleri zaman aralığı için ilgili sistemden randevu alarak ürünleri depolara teslim ediyorlar. Randevu sonrasında ise henüz depoya ulaşmamış ürünler için ihtiyaca göre sistem üzerinden sevk emri verilerek, ürünler alım esnasında çıkış için hazırlanıyor ve rafa kaldırılmadan doğrudan sevkiyata yönlendiriliyor. Böylece, daha hızlı sevkiyat gerçekleştirerek ve maliyet avantajı da sağlamış oluyoruz.
Depolarda operasyonel verimliliği artırmak için yalınlaşma faaliyetlerine odaklanıyoruz. Değer akış diyagramlarını oluşturarak her operasyon için israfları ortadan kaldırıyor ve verimlilik artışı sağlıyoruz.
Lojistik operasyonlardaki hız ve kalite odağımızın yanı sıra sürdürülebilirlik hedeflerimize hizmet eden ve kullanılan yıllık karton koli sayısını azaltmak için depolar arası hareketlerde ve Türkiye’de belirlediğimiz mağazaların sevkiyat süreçlerinde plastik kutular kullanarak sevkiyatlarımızı gerçekleştiriyoruz. Bu sayede hem karton koli kullanımını azaltarak dünyadaki kağıt tüketiminin azaltılmasına katkıda bulunuyor hem de karton koli maliyetlerini azaltıyoruz. Buna ek olarak yeşil enerji kapsamında otomatik depo bünyesinde kurulan güneş enerji panellerimiz ile Çerkezköy lokasyonunda bulunan depolarımızın yıllık elektrik tüketiminin yüzde 90’ını karşılıyoruz.

YILDA 188 MİLYON ÜRÜN HAREKETİ
Yılda kaç adet ürün hareketi gerçekleştiriyorsunuz? Yurt içinde ve yurt dışında hangi taşıma modlarını kullanıyorsunuz?
Türkiye lojistik merkezlerimizden yılda yaklaşık 131 milyon, e-ticaret depolarımızdan 22 milyon adet ürünün hareketini gerçekleştiriyoruz. Yurt dışındaki lojistik merkezlerimizde ise yıllık 33 milyon adet, e-ticaret operasyonlarında ise 2 milyon adet ürünün hareketini gerçekleştiriyoruz. Böylece globalde toplamda yaklaşık 188 milyon adet ürünün dağıtımını gerçekleştiriyoruz.
Yurt dışında “Direct shipment”, “Local Sourcing” gibi operasyonlarla ürünlerin Türkiye’ye gelmeden direkt olarak ilgili ülkeye sevkiyatını sağladığımız sevk modellerini yönetiyoruz. “Direct shipment” işlemleriyle ürünleri doğrudan üreticiden satış yapılacak ülkeye gönderiyoruz. Böylece, ekstra depolama ve yeniden paketleme süreçlerini ortadan kaldırarak teslimat sürelerini kısaltıyor ve maliyetleri düşürüyoruz. “Local sourcing” operasyonuyla ürünleri yerel üreticilerden temin ediyoruz. Bu yaklaşımla tedarik zinciri esnekliğini artırarak taşıma maliyetlerini azaltıyor ve stok maliyetlerini düşürüyoruz. Yerel ekonomiyi destekleyerek toplulukla daha güçlü bağlar kuruyor ve maliyet avantajı sağlıyoruz.
Yurt dışından Türkiye’ye getirdiğimiz ürünleri ürünün satış beklentisi ve maliyet durumunu göz önünde bulundurarak seçtiğimiz taşıma metodu ile hava, kara ve deniz yolu taşımacılığıyla kendi antrepomuza getiriyoruz. Kendi bünyemizde yönettiğimiz antrepomuzla şirket nakit akışına önemli katkılar sağlıyoruz.

HIZLI TESLİMAT, YÜK VE ARAÇ TAKİBİ TEMEL İHTİYAÇ HALİNE GELDİ
Tekstil ve hazır giyim lojistiğinde yeni trendler neler? Lojistik şirketlerinden beklentilerinizi aktarır mısınız?
Her sezon modanın değiştiği, giyim trendlerinin mevsimlik olarak şekillendiği tekstil sektöründe, hız ve süreklilik önem taşır. Depolamadan dağıtıma, paketlemeden etiketlemeye ve taşımacılığa kadar farklı birçok süreç entegre bir şekilde işler. Çalıştığımız partnerlerimiz göz önünde bulundurulduğunda, hazır giyim ürünlerinin lojistik süreçlerinde hız büyük önem taşıyor. Bunun yanında e-ticaretin gelişmesiyle beraber hazır giyim lojistiği yeni bir iş kolu halini aldı. Üretici, depo ve tüketici arasındaki lojistik süreçler için online yük ve araç takibi temel ihtiyaç haline geldi. Hatta SMS ile bilgilendirme, zamanında teslim, teslimat seçeneklerinin online olarak seçilebilmesi gibi birçok güncel gereksinimin lojistik sistemleri tarafından karşılanması bekleniyor.

İŞ ORTAKLIĞINDA FİRMALARIN OPERASYON VE IT YETKİNLİKLERİNE BAKIYORUZ
Depolama ve teslimat süreçlerinde dış kaynak kullanımına ilişkin de bilgi veren DeFacto Tedarik Zinciri Genel Müdür Yardımcısı Erkan Yorulmaz, yurt içinde depolama ve elleçleme süreçlerini kendi depolarında gerçekleştirdiklerini söyledi. E-ticaret teslimatlarında; Kolay Gelsin, HepsiJET, MNG, Yurtiçi Kargo PTT, Kargoist ile çalışırken, mağaza teslimatlarını; Hat Trans, Ankara Kargo, UPS, Fillo Lojistik ve özmal araçlarıyla gerçekleştirdiklerini aktaran Yorulmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çalışacağımız firmaları belirlerken, hizmet ağı, birim maliyet, müşteri memnuniyeti, teslimat performansı, sürdürülebilirlik gibi kriterleri göz önünde bulunduruyoruz. Yurt dışında ise hem depolama hem dağıtım süreçlerimiz için dış hizmet sağlayıcılarla çalışıyoruz. Yurt dışında hizmet verdiğimiz ülkelerde tecrübeli lokal veya global arenada faaliyet gösteren firmalarla iş ortaklıkları kuruyoruz. Söz konusu ülkenin lojistik altyapısı ve ihtiyaç duyduğumuz lojistik hizmetinin gereksinimlerini göz önünde bulundurarak uygun tedarikçi havuzunu belirliyoruz. Partnerlerimizi seçerken operasyonel yetkinlikleri kadar IT yetkinlikleri ve teknolojik olanaklarını da değerlendirmeye alıyoruz. Fiyat /performans dengesini gözeten, çözümünü operasyonel gereksinimlerimize göre dizayn edebilen partnerlerimizle süreçlerimizi iyileştirme ve geliştirme fırsatı buluyoruz.”
lojistik hattı